70’li yılların efsane ismi:
Kılıç Danışman
İşte biz de Ege Life olarak 70'li yıllarda müzik dünyamızda efsane isim olan klavyeli enstrumanlar ustası İzmir Karşıyakalı Kılıç Danışman ile bir söyleşi yaptık.
Seni biraz tanıyabilir miyiz? Müziğe başlaman ilk nasıl oldu?
10 Eylül 1949 İzmir doğumluyum. Müziğe olan ilgim ve yeteneğim beni konservatuara doğru itti ve 1964 yılında İzmir Devlet Konservatuarı'nda violonsel bölümüne başladım.
Ailende başka müzikle ilgilenen var mıydı?
Evet, kızkardeşim piyano çalıyordu. Şu anda İzmir Devlet Konservatuarı'nda piyano öğretmeni.
Daha sonra konservatuardan ayrıldın, bunun nedeni ne?
O günlerde dünyada müthiş bir pop-rock patlaması yaşanıyordu. Benimde bu müziğe ve bas gitara tutkum vardı. Bu nedenle konservatuarı bırakıp gruplar ile birlikte bas gitar çalmaya başladım.
İlk grubun, ilk müzik dostların kimlerdi?
İlk grup ''Sefiller''. İlhan (Dede), Emre, Coşkun ve Kemal. O zamanki pop-rock gruplarının şarkılarını çalıyorduk. Konserler verir, yazlık sinemalarda film başlamadan önce gösteri yapardık. Çok güzel anılar.
Daha sonraları bas gitarı bırakıp, klavyeli enstrumanları seçtin ve tam istediğin enstrumanı buldun kanımca...
Evet, piyanoya başından beri büyük ilgim vardı ve bu geçici bir heves değildi. O günlerde tüm elektronik sesleri sentezleyebilen ''synthesizer''lar, Hammond orglar, elektrikli pianolar çıkmıştı. Bu enstrumanlarda harika sesler vardı. Kısacası tüm klavyeli enstrumanlara birden daldım.
Herhalde tüm bu ön hazırlıklardan sonra Türkiye'de oldukça tutulan Türk Pop-rock akımı içine sen de katıldın ve kendine özgün sound'un ile çok geçmeden yıldızlaştın.
Evet. O sıralarda bu elektronik enstrumanlar artı akustik piano, Anadolu ezgileri ve ritmleri ile birleşince çok güzel ve renkli ''sound''lar elde ediyorduk. Bize son derece yaratıcı imkanlar doğmuştu. Sanırım başarılı da olduk. O sıralarda batıda Pink Floyd, King Crimson, YES, Emerson Lake and Palmer gibi büyük gruplar vardı. Bunları izlemek, incelemek bize büyük katkılar sağlıyordu.
70'li yıllarda altın devrini yaşayan Türk Pop-Rock müziğinde kimlerle, hangi gruplarla çalıştın?
Barış Manço Kurtalan Ekspres, Cem Karaca Moğollar - Dervişan, Ersen Dadaşlar, Edip Akbayram ,Tank , Selda(Albüm)
Bu isimler arasında en uzun Barış Manço ve Kurtalan Ekspres ile birlikte çalıştın. Bu çalışmalar hangi yıllar arasında oldu?
1976 -1982 arası yurtiçi-yurtdışı konserler, iki albüm (LP) , iki single ve .....
Barış Manço'nun vefatından sonra birçok olaylar oldu. Yorumlar, spekülasyonlar yapıldı hatta kendisi ile çalışan insanlar derin muhasebelere daldılar ve hala da devam ediyorlar. Bu konuda senin düşüncelerin neler?
Allah rahmet eylesin !!!
Ya Kurtalan Ekspres?
Bir zamanlar arslandı !!!
Türk Pop-Rock müziğine yaratıcılığın ve emeğin ile sayısız katkılarda bulundun. Bugün hala severek ve beğenerek dinlenilen bir çok müziğin sana ait olup, üzerinde başka imzalar olduğunu ve seni küstürüp terk'i diyar eylemeni sağlayan yegane nedenin bu olduğunu biliyoruz. Buna ne dersin?
( sessizlik ).............
Peki Barış Manço ve Kurtalan Ekspres'ten ayrıldıktan sonra neler yaptın, müzik hayatını ne şekilde sürdürdün?
Turistik tesislerde, otellerde piyanist olarak çalıştım. Çeşme Altın Yunus, Turban otelleri gibi.
Paris'e gidip orada yaşama kararını nasıl verdin?
Eşim Fransız. Çeşme'de tanışıp evlendik. Adı Rosemarie. Ve böylece 1985 yılında Paris'e yerleştim.
Yaklaşık yirmi yıldır Paris’tesin. Müzik adına neler yaptın ve yapıyorsun?
Tek piano çaldım. Birçok beste ve çalışmalar yaptım. Gabon'lu bir davulcu arkadaşım var, harika çalıyor. Onunla birlikte çalıyoruz. Antilli müzisyenler ile çalışıyorum. Reggae müziğini çok seviyorum.
Yeni projelerin var mı? Bundan sonra neler yapmayı planlıyorsun?
Türkiye'yi çok seviyorum ve ülkem için bir şeyler yapmak istiyorum. Kudsi Erguner'in çalışmalarını çok beğeniyorum. Onunla birlikte çalışmalarımız olabilir. Ayrıca Türkiye ile ilgili projelerim de var.
Batıda, etkilendiğin sanatçılar kimler?
Chick Corea, Herbie Hancock, Patric Morantz, Keith Emerson, Rick Wakeman.
Ülkemizde etkilendiğin sanatçılar kimler?
Kudsi Erguner, Aydın Esen.
En sevdiğin klavyeler hangileri?
Hammond, Fender Rhodes, Arpomni 2, Roland SH 3000 ve Korg.
Türkiye'deki müzik piyasası hakkında düşüncelerin neler?
Ne var ne yok bilmiyorum ama tv kanallarına baktığımda şarkıları birbirinden ayıramıyorum. Değiştiklerini anlamıyorum bile.
Full sentetik müziği onaylıyor musun?
Tabii ki hayır. Yaratıcılık öldü. Herkes aynı şeyi yapıyor. Teknolojiyi dozunda kullanmalı.
Genç klavyecilere önerilerin var mı?
Kolaya kaçmasınlar, çok dinlesinler, gerçek klavyeciler hakkında araştırma yapsınlar.
Röportaj: Ömür Gidel & Kaan Caglayangöl